Şans kavramı, hayatın pek çok farklı alanında olduğu gibi kariyer söz konusu olduğunda da sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Şans, kariyerinde istediği noktaya gelememiş kişilerin, çevresindeki başarılı insanları eleştirmek için kullandığı temel argümanlardan biridir. Şansın TDK ’da yer alan tanımına baktığımızda ‘’Birtakım rastlantısal olayların nedeni olan güç’’ şeklinde bir açıklama görmekteyiz. Oysaki iş hayatında başarılı olan kişilerin yaşamlarını incelediğimizde başarıya ulaşmak için yıllarını verdiklerini, maddi ve manevi birçok zorlukla karşılaştıklarını ve tüm bu engelleri aşarak şu anda bulundukları noktaya ulaşabildiklerini görüyoruz. İş hayatındaki başarıyı şans faktörüne bağladığımızda ise başarı yolculuğunun arka planını ve ödenen bedelleri göz ardı etmiş olmaktayız.

 

İş hayatında başarılı olmak için gerekli olan en önemli unsurların başında olumlu düşünme becerisi gelmektedir. Özellikle kariyerinin başındaki kişilerde çok sayıda iş başvurusu yapılarak sonuç alınamaması ve uzun süre işsiz kalınmasından sonra olumsuz düşünceler kişiyi esir alabilmektedir. Hayata bakışımızın olumlu yada olumsuz olmasının tohumları küçük yaşta ailemiz ve çevremiz tarafından atılmaktadır. Yetişkinlik dönemimizde ise çevresel faktörlerin etkisiyle düşünme şeklimiz kalıplaşmış bir hale gelmektedir. İçinde yaşadığımız toplum ve kültürün etkisiyle olumsuz düşünmeye meyilli bir altyapımız var. İzlediğimiz filmler, dinlediğimiz müzikler, yaşam ve beslenme tarzımız, inancımızla ve kendimizi iyi hissetmekle ilgili yaptığımız çalışmaların hepsi düşünme tarzımızı önemli düzeyde etkilemektedir.

 

Çalışanların kendi şansını yaratabilmeleri için yeniliklere açık olmaları çok önemlidir. Yeni insanlarla tanışmak, yeni yerlere gitmek, yeni hobiler ve alışkanlıklar edinmek ve yeni beceriler öğrenmek iş hayatında başarı için olmazsa olmazdır. İnsanlar genellikle iş hayatında başarının sadece yapılan işi çok iyi yapmaktan ve bunu aynı şekilde sürdürmekten ibaret olduğunu düşünürler. Halbuki dünya sürekli bir değişim içerisindedir ve dün sahip olduğumuz ve işimizi en iyi şekilde yapmak için yeterli olan bilgi bugünkü koşullarda yetersiz kalabilmektedir.

 

 

En sık karşılaşılan durumlardan biri ise istediğimiz işin gerektirdiği yetkinlik ve bilgiye sahip olmadan bir şirketin bize iş fırsatı sunmasını beklemek. Ülkemizde iş fırsatlarının sayısı üniversite mezunlarının sayısına oranla oldukça az durumda. Bu durum haliyle iş sahibi olabilmek açısından için yoğun bir rekabeti beraberinde getiriyor. Binlerce kişiyle rekabet halinde olmanızı gerektiren bir yarışta kendinizi tanımanız ve ne istediğinizi bilmeniz diğerlerinden birkaç adım önde olmanızı sağlayacaktır. Kendi yetenek ve becerilerinizle uygun olmayan, aileniz veya çevrenizin etkisinde kalarak sahip olduğunuz meslekler iş hayatında minimum çabayı göstermenize neden olacak ve başarılı olmak sizin için çok zor bir hale gelecektir. Bu nedenle sevdiğiniz işi bulmak ve onu yapma yolunda ilerlemek iş hayatında başarıya ulaşmak için size doğal bir doping sağlayacaktır.

 

 Şanssız olduğunu düşünen kişilerin dikkat etmesi gereken bazı noktalar bulunuyor. Öncelikle istemediğimiz halde yaşamak durumunda kaldığımız bir durumda hemen olumsuz düşüncelere kapılmamalı ve durumu çok yönlü bir bakış açısıyla ele almalıyız. Bu durumu başarısızlık olarak algılayıp genelleme yoluna gitmemeli, sadece yaptığımız eylemin bir sonucu olarak değerlendirmeliyiz. Kendimize ‘’Bu süreçte neleri farklı yaparsam istediğim sonucu alabilirim?’’ sorusunu sorabiliriz. Hayatta pek çok kez ilk etapta şanssızlık olarak algıladığımız şeylerin belli bir zaman sonra aslında bizim yararımıza olduğunu deneyimlemişizdir. Çevremizdeki kişilerin söylemleri bizim üzerimizde çok etkilidir. Bu sebeple çevremizdeki kişileri mümkün mertebe pozitif yaklaşıma sahip olanlarda seçmemiz olumlu ruh halimizi korumada bize çok yardımcı olacaktır. Özellikle aile içinde bu kişilerden uzak kalmamız oldukça zor olabilse de sizi olumsuz olarak etkileyen konuşmalar olduğunda karşımızdaki kişiyi uyarmak ve mümkünse ortam değişikliği yapmak yerinde olacaktır.

Olumlu düşünmeyi yaşam tarzı haline getirebilmek için, beslenmemize dikkat etmek, spora vakit ayırmak, doğayla iç içe olmak, enerjimizi artıran ve ruhumuzu besleyen çalışmalar yapmak iyi olacaktır. Bunlara dikkat ettiğiniz halde olumlu düşünme konusunda sorun yaşamaktaysanız bir uzmandan destek almayı düşünebilirsiniz.

 

Yazıyı Kariyer.net'te okumak için:

http://www.kariyer.net/kariyer-rehberi/sansiniza-kusmeyin-kosullarinizi-iyilestirin/